6102 sayılı yasa hükümlerine göre TTK’nunda ultra vires uygulaması kaldırılmıştır.
1 Temmuz 2012 tarihine kadar yürürlükte bulunan eski TTK hükümlerine göre; anonim ve limited şirketler, anasözleşmelerde sayılan faaliyet konuları dışında, başka işleri de yapamıyorlardı. Bu prensibe ultra vires prensibi denilmektedir.
Örneğin inşaat işi yapan bir şirket anasözleşmesindeki “faaliyet konuları” arasında “araç alım satımı” yer almıyor ise, bu işleri yapamadığı gibi araç kiralama işlemlerini de yapamamaktadır. Veya anasözleşmede gıda maddeleri alım satımı bulunmuyor ise, gıda maddeleri ile ilgili işlemleri de yapamamaktadır. İşte bu nedenlerle şirketler, ileriki yıllarda girmeleri olası veya yapması muhtemel olan iştigal konularını tahminleme yöntemi ile unvanlarını söz konusu faaliyet konularını da dahil ederek belirlemektedir.
Yeni TTK buna son verip, anasözleşmedeki faaliyet konularını kısaca belirtilmesini kafi görmektedir. Yeni TTK hükümlerine göre, şirketler faaliyet konuları arasında yer almayan veya belirtilmeyen işleri de yapabileceklerdir. Bu sebeplerle şirketlerin anasözleşmelerini tadil ederken faaliyet konularını uzun uzun yazmalarına lüzum bulunmamaktadır.
Ancak Gelir İdaresi bu konuda 6102 sayılı TTK hükümlerine göre, ultra vires ilkesi hükümlerine göre yeni kurulacak şirketler yönünden anasözleşmede belirtilmeyen konular hakkında şirketin düzenlediği faturaların akıbeti ne olacaktır? Bize göre, yeni TTK hükümleri ultra vires ilkesini ortadan kaldırdığına göre şirketin anasözleşmede belirtilmese dahi fiilen iştigal ettiği konu ile ilgili mal veya hizmet alması ve yine bu konularda hasılat faturası düzenlemesi mümkün bulunmaktadır.
Öte yandan Maliye Bakanlığı tarafında yayımlanan bir yazı da anonim ve limited şirketlerin ana sözleşmelerinde bulunmayan faaliyet konuları ile de uğraşabilecekleri yönünde vergi dairelerine yollanmış bir yazıları mevcuttur.